Sevr mi Lozan mı?
Lozan görüşmelerindeki İngiliz delegasyonu başkanı Lord Curzon'un "Kürt devleti"nin en ateşli savunucusu olduğunu anlayabilmek için Lozan tutanaklarına şöyle bir göz atmak bile yeterlidir.
1925 yılındaki Şeyh Sait İsyanı İngiltere'ye yaramıştır. Şeyh Sait İsyanının Türkiye'ye faturası, binlerce ölü ve elden kaçan Musul petrolleridir.
(Cumhuriyet, 23 Eylül 1989, Nasıl Önlenir?)
Türkiye 21. yüzyılın eşiğinde bir yol kavşağına doğru hızla sürükleniyor. Bu kavşağa açılan yollardan biri Sevr'e, öteki de Lozan'a doğru gidiyor.
Bu "Sevr/Lozan" denkleminde PKK terörü de yer alıyor. Terör, ister sağ, ister sol görüntülü olsun, isterse de etnik kimliklere bürünsün, hiç değişmez.
İşin kuralı şu: Bu terör örgütleri, eninde sonunda emperyalizme ve faşizme hizmet ederler, şovenizme ve cuntaların değirmelerine su taşırlar.
Sevr mi, Lozan mı? Sorun budur.
(Cumhuriyet, 25 Ekim 1989, Serv mi Lozan mı?)
Uğur MUMCU