Önsöz
Köy Enstitüleri, bir asırlık Türkiye Cumhuriyeti
tarihi içerisinde uygulandığı kısa süreye rağmen derin
etkiler bırakmıştır. Toplumsal hafızada derin izler
bırakan bu kurumsal yapı, gerek felsefesi gerekse
uygulanış biçimi ile Türkiye’ye özgün bir model olarak
tarihsel süreçte yerini almıştır.
Belirtmek gerekir ki, Köy enstitüleri, esas
itibariyle bir aydınlanma hareketidir. İnsanı temel alan
ve insan üzerine odaklanan bu kurumlar, aynı
zamanda bir toplumsal gelişme modelidir.
Büyüme/kalkınma kavramının ötesinde insani
gelişmeye dayalı bir toplumsal dönüşümü hedef
almıştır. Elbette ki, bunun temel ayağı da eğitimdir.
Dolayısıyla köy enstitüleri sadece bir eğitim
yapılanması değil, toptan bir aydınlanma ve gelişme
girişimidir.
Toplumsal hafızamızda derin izler bırakan bu
kurumsal yapının kapanmalarının üzerinden geçen
bunca yıla rağmen hala ciddi tartışmaların odağında
ii
olmasının altında yatan neden de aslında bu felsefenin
kendisidir. Çünkü, egemen güçlerin çıkarını kollayan,
onların istediği insan malzemesini üreten bir
sistemden, toptan aydınlanmacı ve insan temelli bir
gelişme hedefleyen bir yapıya yöneliş egemen güçleri
rahatsız etmiştir ve etmektedir.
Türk toplumu Osmanlı Devleti’nin son yıllarında
başlayan aydınlanma ve yenileşme hareketlerini
Cumhuriyet dönemi ile birlikte ivmelendirmiştir.
Cumhuriyet, temelde insanı kulluktan vatandaşlığa
taşıyan bir sistemi yerleştirmiştir. Fakat kulluktan
vatandaşlığa geçiş bütün sorunları çözmemiştir. Fırsat
eşitliği sağlanmadıkça, eşit vatandaşlık içeriği boş bir
kavram olarak kalacaktır. Köy Enstitüleri, yoksul
kesimlerin beşeri niteliklerini geliştirerek, beceri
düzeylerini yükselterek ve en önemlisi onları
bilinçlendirerek, yerelden ulusala bir aydınlanma ve
kalkınma hareketi başlatmıştır. Bu temelde, Köy
Enstitüleri insan odaklı ve yerel kalkınmaya dayalı
özgün bir model olarak ortaya çıkmıştır. Bu özgün
modelin yarım kalmış olması belki de Türk
toplumunun en önemli şanssızlığıdır.
Bu kitapta yer alan makaleler 28-29 Mayıs 2020
tarihlerinde Rating Academy tarafından düzenlenen
“Köy Enstitüleri Felsefesini Geleceğe Taşımak” temalı
uluslararası kongrede sunulan bildirilerden
derlenmiştir. Her bir çalışma konuyu bütünler tarzda
bir araya getirilmiştir. Yazarlara bu değerli
iii
çalışmalarını sizlerle paylaşmamıza izin verdikleri için
teşekkür ediyorum. Faydalı ve yararlı bir eser olmasını
diliyorum.
Bu kitabı, karanlığa ışık tutanlara, insanlığa
vurgu yapanlara bir selam olarak sunuyoruz.
Mehmet ŞAHİN
Şubat 2021 / Çanakkale