登入選單
返回Google圖書搜尋
Muhafazakar Düşünce Dergisi Sayı 23
其他書名
Medeniyetin Tecessümü ŞEHİR HAYATI
出版Kadim Yayın Grubu, 2018-07-20
主題Political Science / Reference
URLhttp://books.google.com.hk/books?id=5LxlDwAAQBAJ&hl=&source=gbs_api
EBookSAMPLE
註釋

 Şehir, şar, Medine… Hayat ölümün kardeşi, şehir de aslında köyün kardeşi.

Onu anlamak için köyü bilmek gerek. Çünkü şehri önceleyen köy… Köy,

Haldun’cu terminolojiyle bedevi ümranın mekânı. Az nüfus, güçsüz ekonomik

ilişkiler, uzmanlaşma ve işbölümündeki sınırlılık, temel geçim kaynağının

tarım ya da hayvancılık olduğu, pazarla iletişiminin ve etkileşiminin zayıf olduğu

bir yerleşim yeri. Herkesin birbirini tanıdığı, sosyal normların güçlü bir

şekilde yaşandığı, hayatın kolektif bir şekilde sürdürüldüğü, fizik ve metafizik

dünyanın sınırlarının şehre göre çok daha belirsiz olduğu bir dünya. Şehrin

yaşadığı tarihî değişime nispetle köy daha durağan… Köylerin hayat biçiminin

benzerlerine tarihin derinliklerine uzandığımızda da rastlarız. James. G.

Davis’e kulak verecek olursak, akıllı insan, yani homo sapiens, “yıldızın parladığı

anlar”dan birinde, rastladığı koyun sürüsünü takip eder, zaman zaman

“sürüden ayrılanlar”la et ihtiyacını karşılar, nihayet onları dar bir vadiye sıkıştırır.

Yegâne çıkış yerine de yerleşir. İşte ilk yerleşim! Demek ki medeniyet

dediğimiz o uzun süreçte insanoğlunun dehası kadar tabiatın sessiz varlıkları

da haklı bir yere sahipler. Önce birkaç ev, sonra birkaç ev daha, nüfus artışı,

köy hayatına katılan çevreden insanlar. Böyle bir yerleşim yerinin nasıl yavaş

yavaş büyüdüğünü hayal edebiliriz. Demek ki avcılık‐toplayıcılık dönemindeki

insan geniş bir çevrede hareket etmek durumunda olduğu için nerede

akşam orada sabah tabir caizse biraz “bohem” bir hayat yaşamaktaydı. Koyun

kadar ihtiyaç duyulan bitkilerin de yetiştirilmeye başlanmasıyla birlikte sabit

bir mekânda bulunma, “işleri” yerleşik olarak takip etme ve nihayet yerleşikliğin

getirdiği yeni bir hayat ritmi oluşturma hali ortaya çıktı. Bu arada yeri

gelmişken ağaç kökü, bitki tohumu toplama işi kadınlara ait olduğuna göre

tarıma geçişte, bu önemli medenî sıçramada Davis’in dediği gibi, bir kadın eli

aramak yanlış olmaz.