Ey kalbini kendine açmak isteyen sen... Ne kadar çok yükü, sorumluluğu aynı anda taşıyorsun farkında mısın? Gerçek hayatın içinde koşuşturmalar, maddi manevi yükümlülükler, rekabet, idealler, ilişkiler, aile, -varsa- çocukların derken, bazen yapamayacağın hiç bir şey yokmuş gibi gelmiyor mu? Öğretilen güçlü kadın profilin sana "Ben her şeyi yapabilirim" dedirtmiyor mu? Peki ya bu mücadeleci bazen de savaşçı ruhunun çırpınmaları arasında yorgun düşmüyor musun? Duygusal inişler ve çıkışlar da cabası...

Kendi öz varlığını hatırlıyor musun hiç? Sahi, sen ne için gelmiştin bu dünyaya? Peki ya kadınlık erdemlerine ne oldu? İçindeki Dişil Enerjiye? Acaba dönüp baktığında şöyle bir hayatına, çocukluğundaki SEN, genç kızlığındaki SEN, yetişkin SEN ne kadar hayal ettiği hayatı yaşıyor? Peki, ya yaşını almış bir kadın olduğunda nasıl VAR olmak istiyorsun?

Yorgun bir savaşçı mı? Yoksa öz iradesiyle hayatını yaratmış Pozitif Bilge bir Kadın mı?

Seçim senin... Topuklu ayakkabıların, makyajın ama belki de erilleşmiş ruh halinle başta kendine, sağlığına ve sonra çevrene verdiğin zarara devam edebilirsin. Ya da uykundan Uyanıp, ÖZünü dinleyip ÖZGÜN kadınlığın için yola çıkabilirsin.

Seçimin yolculuksa, samimi satırlarımla başucunda buluşalım...

Nil Keskin Keleş