Nutuk’u okumadan Atatürk’ü ve verdiği kurtuluş mücadelesini tam manasıyla anlamak mümkün değildir ve her Türk evladının Atatürk’ün bizzat kaleme aldığı bu kitabı okuması gerekmektedir. Unutma çocuk! Bir zamanlar bu ülkenin büyük bir bölümü düşman işgali altındaydı ve her karışı şehit kanlarıyla yıkanmış bu topraklar, bir zamanlar düşman askerlerinin çizmeleri altında ezilmekteydi. Padişah ve İstanbul Hükûmeti ülkeyi kaybetmekten çok oturdukları koltukları kaybetmekten korkuyorlardı. İşgallerden cesaret alan içimizdeki azınlıklar Türk milletine türlü işkenceler yapıyor, Türk’e kendi topraklarında kan kusturuyorlardı. İçimizdeki vatan hainleri ise ülkeye düşmandan daha çok zarar veriyordu. Ordular terhis edilmiş, tüm silah ve cephaneleri ellerinden alınmıştı. Uzun yıllardır savaştan savaşa koşan halk yorgun ve bitkindi fakat en önemlisi kurtuluş adına hiçbir ümitleri yoktu. Fakat ben, Türk’ün damarlarında akan asil kana güveniyordum. Böyle bir millet esareti kabul edemezdi ve parolam şuydu: Türk’ün haysiyet, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir millet, esir yaşamaktansa yok olsun daha iyidir. O hâlde, ya istiklal ya ölüm!