登入選單
返回Google圖書搜尋
DERT ORTAĞIMA İKİNCİ EL MEKTUPLAR
註釋

Yaşadığımız yıllar, öyle ilginç şeylerle doldu ki… İnsan, ellili yaşlarından geriye sapasağlam, kalıcı bir şey bırakmak arzu ediyor. Anılarımızı ve düşüncelerimizi ister mektup isterse de başka şekillerde olsun, kaleme almak onları gelecek nesillere birer vesika halinde aktarmak bizim için bir zorunluluk oldu. Böylece mektuplar da birer mektup olmaktan çıktı artık.

Bu amaca binaen mektuplarımı ufak tefek düzeltmelerle yayınlamaya karar verdim. Sonradan yazılmış gibi olmaması için de baştanbaşa değişiklikler yapmadım. Sadece kişisel nitelikli olan kısımları elverdiğince mektuplardan çıkarmaya çalıştım ya da sembol isimler kullandım. Mektuplarda okuyacaklarınız yaşadıklarımızın, gördüklerimizin suyunun suyu ancak. Hayatımızın bu önemli bir kesiti, belki de yeni nesil için artık yakın bir geçmişte yaşanılan bir tarih olarak kayıtlara girecek.

Duygu taşmalarına, akıl yoluyla bir biçim hazırlamak mektupların asli unsurlarından sadece biridir. Sinirlerimi geren o çılgınca düşüncelerden, kuruntulardan kurtaran rahatlatıcı yüce bir gücün tesiriyle yazdım bu mektupları. Bu mektuplar vasıtasıyla arda kalan bakiyelerde bizim de bir nebzecik tuzumuzun olduğu kabul edilsin istedim. Sadece bir edebî eser değil, tarihi bir devir ve vesika olsun, tasvir olsun istedim.

Mektupları kalıcı kılan, onun uzandığı meseleleri evrensel bir açıdan yansıtmasıdır. Bunun için her şeyden önce bir iç disiplinden geçmek lazımdır. Mektuplarda uzun vadede geçerli olacak fikirleri işlemeye çalıştım hep.

Bir yazar kendi kelimelerini kendisi seçer. Ancak ben öyle yapmadım çoğu mektupta. Bu nedenle yazdığım her mektubun satırlarında ülkemin ve dünya çapında kendinden söz ettirmiş en iyi yazarlardan ödünç aldığım, hata ödünç almayı kendime bir görev bildiğim birçok betimleme ve düşünce kalıplarını göreceksiniz. Zira bazılarının yazdığı mektuplar dualar gibidir. Benimse manevi pasaportlarım gibi oldu. Onları yanıma almadan manevi hiç bir yolculuğa çıkmadım. Bunları zevkle okuyacağınızı ümit ediyorum.

Bir mektubu yazarken kendini mutlak olarak belli bir konu üzerinde yoğunlaşmayı doğru bulmuyorum. Öyle de yapmadım. Her eserde urlar ve gereksiz uzamış dallar vardır. Belki çoğu mektuplarda konular daldan dala atlama şeklinde oldu.