登入選單
返回Google圖書搜尋
İnsanın İşgali
註釋

Sözbaşı

İnsan ‘meçhul’ veya ‘insanı kâmil’ diye nitelendirilmiş, mazlum veya zalim olarak sıfatlandırılmış, kendisini aramasından, kendisinden kaçmasından bahsedilmiş, kısaca ‘insan’ üzerine geçmişten günümüze çok kafa yorulmuştur. Başta din, psikoloji, sosyoloji, felsefe, antropoloji olmak üzere birçok disiplinler insanı anlamaya, anlatmaya çalışmıştır. İnsanın doğası, insanın yazgısı, insanın hikâyesi hala yazılmaya ve anlatılmaya devam edilmektedir. Ancak çağların özellikleriyle getirdiği sosyal, siyasal, kültürel, teknolojik ve psikolojik problemlerinin yanında; ‘insanı insan için kazanma’ yerine ‘insanı kendileri için kazanma’ felsefelerinin baskısıyla, ‘insanın işgali’ gündemde daha fazla yer etmeye başlamıştır. Özellikle yirminci yüzyılın ortalarından sonra dikkatlerden kaçmaz olmuş, şu veya bu şekillerde ‘insanın işgali’ sözü tekrar edilmiştir. Konu ile ilgili bazı denemeler veya makalelerin içinde değiniler olmuş, belki bağımsız yazılar da kaleme alınmıştır. Fakat doğrudan insanın işgalini bütünlük içerisinde anlatan, kitaplık çapta bağımsız bir esere –en azından bu satırların yazarı tarafından- ulaşılamamıştır. Bu işaret edilen durum bir eksiklik, bir ihtiyaç olarak görüldüğünden bu çalışma kaleme alınmıştır.

Belirli zaman aralıklarıyla üzerinde durduğum, emek verip kafa yorduğum, bahçemde kazma ile çalıştığımdan daha fazla yorulduğum ama bitirdiğimde memnun olduğum bu kitaptan hala bazı alanları işgale uğramamış, ‘birey’ olabilmiş her ‘insanın’ bir şeyler bulacağını, alacağını, çıkaracağını ve sorgulama içerisine gireceğini düşünüyorum. En az altı yıl fikir sancısı çekerek ortaya konulan bu kitap ‘insan’a mahsus eksiklikleri ve belki de hataları üzerinde taşıyabileceği kaygılarından uzak değildir. Ancak şurası çok iyi bilinmeli ki bu eser ne herhangi bir grubun, herhangi bir kimsenin onayını veya övgülerini almak, ne de eleştirilerden -acımasız bile olsa- çekinilerek kaleme alınmıştır. Çıkarsız, hesapsız ve sadece insanlara faydalı olma beklentisi içinde bu ağır yükün altına girilmiştir.

‘İçindekiler’ kısmından anlaşılacağı gibi kitap tamamen birbiriyle ilgili konuları tartışmakta, sorgulamakta ve irdelemektedir. 

Bu kitap ayrı ayrı makalelerin birleştirilmesiyle oluşturulmadı. Her alt konu tamamen ‘insanın işgali’ bütünlüğünden taviz verilmeden ama mümkün olduğu kadar kısa çerçeveler içerisinde anlatılmaya çalışıldı. Dikkat edildiğinde kitabın konusundan dolayı geliştirilmeye ve genişletilmeye müsait olduğu anlaşılacaktır. Eğer eleştirmenler ve okuyucular eleştiri ve önerilerini bildirirlerse, müteakip baskılarda bunları da dikkate alacağım.

Kitap hazırlanalı sekiz yıl oldu. Bazı yayınevleri yayınlama sözü verdikleri için etik olarak başka bir yere vermeden onları bekledim. Uzun bir süre geçtikten sonra yine başka bir yayıneviyle sözleşme yapıldı ama bir yıl sonra ekonomik sebeplerden dolayı vazgeçildi. Bir anlamda kitapta yazdığım düşünceler bir türlü okura sunulamadı. Kitabın adı gibi “işgal edildi” diyebilirsiniz. Ancak yayımlanması bu günlere nasip oldu.