Sevgi ve baş koyduğunuz yola delice bağlı olmanız sizi her şey yapabilir. Bazen bir ayakkabı boyacısı bazen bir inşaat işçisi bazen de bir yazar yapar... Acizane ben de süreç içinde kıvranırken zihin sancılarının fikir ızdırabıyla ara ara kalemime döktüğü karalamaları siz okuyucular ile buluşturmak istedim. Birilerini rahatsız edip “Bana takdim yazın” diyecek kadar bir şey ortaya koyduğum kanaatinde değilim. Sadece okurken her çizgiye az dikkatli baksanız biraz çile biraz bilgi biraz samimiyet ile bir gülün kırk yaprağı -belki kırk yapraklı gül yok ama kırk mesele okuyan bir kalp ve ruh var- misali birbirinden bağımsız yaprak yaprak bir kitabın sayfaları arasına yayıldığını göreceksiniz...

Çok bir şey anlatmaya ihtiyaç yok... Okuduğum Kur’an ve kainat kitabının bana duyurduğu şeyler düşünce yazıları şeklinde düşmüş sayfalara... Eğer illa bir şey denecekse; sevgi esaslı, tasavvuf yörüngeli, muhabbet burcunda ve edebi desenleri baskın bir eser denilebilir...

Bu kitabın en güzel yanı istediğiniz sayfadan açıp başlayabilirsiniz... İster kırk iki çizgi halindeki bölümlerden onuncu çizgiyi isterseniz son çizgiyi okuyun hepsi ayrı bir tat bırakıp zaman zaman tüketilecek şekerleme misali alıp okumak isterseniz okuyuş zevkinize inşallah ekşi de olsa tatlı da olsa sizi temin ederim mutlaka bir tat bırakacaktır... Bu noktada rabbim her okuduğumuzu faydalı kılsın. Bizi bilgi açlığında ‘Hel min mezid?’ yani ‘Daha yok mu?’ diyenlerden eylesin vesselam...