ÖZET

2016 Rio Olimpiyatlarında Michael Phleps'in altın madalya kazanmasından sonra yoğunlaşan kupa terapisi araştırmaları, Hipokrat, Galen ve İbn-i Sina gibi kupa terapisinin temellerini atan hekimlerin yaklaşımları ile birlikte sunulmuştur. 

Basılı kitap tercih eden okuyucular için;

https://urun.n11.com/ruh-ve-beden-sagligi/sporcularda-kupa-terapisi-arastirmalari-P435060952

Anahtar Kelimeler; Sporcu, Kupa Terapisi, Hacamat

AÇIKLAMALAR

Anadolu Kültürü’nün bir parçası olan Klasik Kupa Terapisi’nin 1950’den sonra Dünya genelinde yeniden ele alınması, çeşitli Avrupa Ülkeleri’nin konu ile ilgili yasal düzenlemeleri güncellemeleri, ülkemizde de bu doğrultuda olumlu adımların atılmasını ve klasik kupa terapisinin klinik uygulamalarda kendine yeniden yer bulmasını sağlamıştır.

Klasik kupa terapisinin ana fiziksel uyaranı olan deri ve deri altı dokuların distraksiyonuna, omurgaya yönelik çeşitli spor fizyoterapistliği tekniklerinde de başvurulmaktadır. Bu tekniklerin başlıcaları; vakumlu interfaransiyel terapi ve mikro distraksiyonun uygulandığı bantlama yöntemleri ile çeşitli bağ doku teknikleridir.

2016 yılında Rio Olimpiyatları’nda yüzücülerin, klasik kupa terapisi’nin bir formu olan kupa masajı yöntemini müsabaka öncesi kullanmaları, Michael Phelps’in 4x100m serbest stilde dünya rekoru kırarak altın madalya kazanması ve bu olayın basında geniş yer bulması klasik kupa terapisi’nin, sporcu sağlığı alanında yeniden gündeme alınmasına neden olmuştur. Güncel çalışmaların yapılmasını sağlamıştır.

Klasik kupa terapisi ile ilgili az sayıda tez çalışması ve belli sayıda Türkçe kaynak olmasına karşın, sporcu sağlığı alanında faydalanılabilecek hem literatür özeti hem de temel kavramların bir arada bulunduğu bir kaynağa ihtiyaç duyulmaktadır.

Oluşturulacak kaynaklar, doğru uygulama pratiğinin geliştirilmesi, yeniden bir araştırma konusu olan etki mekanizmalarıyla ilgili gelişmelerin duyurulması ve her şeyden önemlisi kavram kargaşasının ortadan kaldırılmasına hizmet edecektir.

Klasik kupa terapisinin farklı kültürlerde gelişmiş olması, Anadolu’nun neredeyse bu kültürlerin tamamı ile hem tarihsel hem de kültürel açıdan ilişkili bir bölge olması, konu ile ilgili orijinal kaynakların Latince, Arapça, Farsça, Urduca ve Almanca gibi dillerde yazılmış olması ve güncel çevrilerine duyulan ihtiyaç kavram kargaşasının önemli nedenleri arasındadır. İbn-i Sina’nın El Kanun fit Tıb’ının Türkçe çevirisinin tamamlanmış olması ise yüz güldürücü gelişmelerdendir.

Klasik kupa terapisi ele alınırken, geleneksel kavramlar ile bilimsel yayın kalite değerlendirme ölçütleri arasında uygun bir dengenin kurulması gerekmektedir. Klasik kupa terapisi literatürü ile ilgili en önemli sıkıntı yüksek kaliteli yayınların nadir olmasıdır. Bu sorunun somut hali Batı kaynaklı yayınlar ile Ortadoğu ve Uzak Doğu kaynaklı yayınlar arasındaki klinik sonuçlardaki farklılıklardır. Bu nedenle kitap hazırlanırken klasik kupa terapisinin kliniği ile ilgili yayınların geçerliliğinin tartışılmasından ziyade, klinik uygulamalardaki prosedürlerin klasik kaynaklardaki kökeni, klasik kaynaklara göre klinik karar verme algoritmasının bugünkü ilkelere göre yeniden oluşturulması ve güncel çalışmalara göre etki mekanizmasının anlatılması, klasik prosedürlerin güncel etki mekanizmaları ile birleştirilmesine önem verilmiş, mümkün olduğunca araştırmacılar ile doğrudan iletişime geçilmeye çalışılmıştır.

Çalışmanın sporcu sağlığı alanında çalışan kişilerin ortak bir dil oluşturmasında ve klinik planlamada faydalı olması temennisi ile.