登入選單
返回Google圖書搜尋
註釋

Yük ağır, yol uzun


Türkiye toplumu, son ayları âdeta türbülansa girmiş bir uçağın içindeki yolcular gibi geçirdi. 6 Şubat depremleri ve ardında bıraktığı hasar, peşisıra gelen seçim atmosferi ve o ortamda yaşanan, herkesi bir şekilde etkileyen ağır siyasî propaganda dönemi...

Bu şartlarda siyasetin gölgesi toplumun üstüne o kadar ağır biçimde çöktü ki, başka hiçbir mesele neredeyse görülemez oldu. Ve yine, siyasetin sesi o kadar baskın çıktı ki, başka bir konu duyulmaz ve konuşulmaz hale geldi.

Ama büyük meselelerimiz var bizim. Siyaseti ilgilendiren büyük meselelerin yanında, daha önce de dikkat çektiğimiz gibi, bir de asla siyasetin çözemeyeceği meseleler…

Şahsî hayatlar ve iç dünyalardan başlayarak, aile, cemaat, toplum hayatına dair büyük meseleler...

Bütün insanlığı kuşatan hızlı ve sert bir dönüşümün içindeyiz. Postmodern bir dünyaya hızla evrilirken herşey, ama özellikle de hakikat ve anlam buharlaşıyor, altımızdaki zemin giderek kayganlaşıyor ve istikameti bulmak daha da zorlaşıyor.

Bu şartlarda, bütün ‘radyoaktif’ serpintilerini de dikkate alarak, bu büyük meselelere, sonuçlarına ve çözüm yollarına odaklanmanın vakti.

Açıkdeniz’lere daha fazla ihtiyacın olduğu zamandayız.

Yük ağır, yol uzun...

Ama olsun, yoldayız.