2008 Küresel Finans Krizi ile birlikte, uluslararası para ve ödemeler sisteminin sağlıklı işleyişine ilişkin ekonomi ve finans çevrelerinde; “Amerikan Doları’nın hegemonyasının sarsılması ile artık çoklu bir para sistemine mi geçiliyor?”, “Altın bu sistemin neresinde olabilir?”, “Merkez Bankalarının, altının da dahil olacağı uluslararası para sistemindeki rolü ve bunun para politikalarına yansımaları ne / nasıl olabilir?” gibi soru işaretleri belirmiştir. Bu kitap, bu ve benzeri sorulara cevap vermek amacı ile kaleme alınmıştır.

Altının parasal sistemden çıkarılmasından sonra dünyada bankacılık ve para krizlerinde artış eğilimi dikkat çekici bir düzeydedir. Esnek kur sistemleri, ekonomiye istikrar getirememiş; gelişmiş, gelişmekte olan ve yükselen ekonomilerin sermaye hesaplarının birbirlerine açık hale gelmesi ile sermaye akımlarında ciddi artışlar ve düzensizlikler ortaya çıkmıştır. Aşırı sermaye akımları sonucu ise, varlık balonları oluşmakta ve buna bağlı olarak krizler patlak vermektedir.

Günümüzde, dünya ölçeğinde parasal istikrarı sağlayacak ve tüm dünya ülkeleri tarafından kabul edilip kullanılacak bir ‘dünya para birimi’ üzerinde tartışmalar devam ediyor. Fiat - itibari para sistemine geçiş sonrası, dünya ekonomilerinde ortaya çıkan yüksek enflasyon ve değişken faiz oranları, düşük üretim hacmi, düşük büyüme hızı ve döviz piyasalarındaki dalgalanmalar altın standardının yeniden tartışılmasına neden olmaktadır. Bugün altın, parasal sistemde para otoriteleri tarafından toplam rezervlerin içinde ABD Doları’ndan sonra en çok tutulan tek emtia olmasından dolayı çok önemli bir yere sahiptir.