ÖN YOLCULUK
Söylenceye göre Anadolu’da bir
gezgin, kırk(1) kere maşallah denilen, kırk(1) efsanenin peşine düşmüş. Kırk
gün kırk gece yol almış. Kırkında kırk efsane bulmuş. Derler ki; son (1)i bulmak için kırklara
karışmış.
“Yol Açık” dedim yola çıktım. 41
yolun hikâyesini yazdım. Türkiye’nin
birbirinden farklı 41 yöresindeki çiçeğinden aldığım kültür, tarih, doğa, sanat
polenleri ile bir gezgin çeşnisi oluşturdum.
İstedim ki yola düşen her gezgin
rotasını bu yörelere düşürsün. İstedim ki yolunu kaybeden her seyyah bu
yerlerde kendisini bulsun. Ve istedim ki gitmek için zamanı ileri tarihlere
öteleyenler acele etsin.
Yazıları kalemin akışına
bıraktım. Kurallardan kalıplardan sıyrıldım. Bilginin kutsallığına inansam da
duygunun saflığı ile yazıları özgürleştirmeye çalıştım.
Kitabın; efsaneler büyüsünü,
yaşanmışlıklar nazar boncuğunu oluşturdu. Seyyahça akıp giden zamanın
sayfalarına not düştüm. 41 mekânın 41 yemeğinden bir sofra açtım meraklılarına.
Yazdığım yerlerde öne çıkan eserleri vitrine koydum
41 mekânı seçerken kriterler
koymadım. Gidebildiklerimi yazdım. Gitmek istediklerimi yüreğimin bir yanına
not aldım.
Biliyorum ki dünyanın kadim
medeniyetlerinin yaşadığı Türkiye topraklarında görülmesi bilinmesi yazılması
gereken çok yer var. Saat durana kadar gezmeye ve yazmaya devam edeceğim.
İşte gidebildiklerim ve
yazabildiklerim. Yolunuz açık olsun…
Hasan MAHİR