登入選單
返回Google圖書搜尋
Siyer Dergisi Sayı:3 / Temmuz-Eylül 2017 (Siyer Yayınları)
註釋

İslâm’ı anlama ve siyer

İnsanlığın son umudu, Kur’ân’ın be­yanıyla insanlığa şahit “ümmeten va­saten” makamına namzet Müslüman­ların geçmiş tarihlerinde örneklerine az rastlanır derecede ve şiddette bir varlık yokluk mücadelesine/imtihanı­na maruz kaldığı hepimizin malumu­dur. Ancak unutulmamalıdır ki Müslü­man toplumların şu sıcak zamanlarda yegane kurtuluşu ve saadeti şüphesiz iddia ve dava edindiği İslam’ı yaşaması ve yaşatmasıdır. Yaşamak ise bilinen tüm anlamıyla kitabî olanı amelî hale dönüştürmekten geçer.

Meselenin can alıcı noktasıda tam da burada düğümlenmektedir: İslam’a göre biz kendimize ayar mı verceğiz, onun ab-ı hayat suyunu hayatımıza içirmek ile onun ile birlikte bir dönüşümü, de­ğişimi ve dahi ınkılapları mı yaşayıp, yaşatacağız; yoksa onu kendimize ben­zetip, tahrib ve tağyir mi edeceğiz?. Yani kitaba mı uyacağız, yoksa kitabına mı uyduracağız!? Bu sorunun cevabını ancak kitabın/Kur’ân’ın sahibi Cenab-ı Hakk’ın işaret buyurduğu yerde bula­biliriz: Resûlullah’ın (sas) yaşayan bir Kur’ân olan hayatında, yani Sünnet ve Sireti’nde... Dolayısıyla İslam’ın doğru anlaşılması ve dahi yaşanmasında Si­yer’in son derece etkin ve belirleyici bir rehberliği gündeme gelmektedir.

Hz. Peygamber’in (sas) konumu

İslam’ın doğru anlaşılmasında Siyer’in yeri ve önemi tartışılmaz bir gerçekli­lik olarak karşımızda durduğuna göre, aynı şekilde Siyer’in sıhhat ve selame­ti de onun temel dayanağı, ana teması olan Hz. Peygamber’i doğru anlama ve anlamlandırılmasındadır. Bir kul ve bir elçi olarak Hz. Muhammed Mustafa’yı (sas), Kur’an’ın ışığında, Sünnet’in reh­berliğinde ve dahi Siyer’in sıhhatli ve sağlam bilgilerinin penceresinden süzü­lüp gelen sahih verilerden elde edilecek bir usûl ile anlama ve anlamlandırma çabası ancak bizi sağlıklı bir Peygam­ber algısına ulaştıracaktır. Bunun dı­şında bir yol/metod bizi ya beşeriyet­ten soyutlanmış bir insan üstü örnek alınamaz bir varlık tasavvuruna ya da -haşa- sadece bir “postacı” mesabesin­de vahiy karşısında pasif, nötr bir ko­numa indirilmiş tarihsel bir şahsiyete götürecektir.

Bu sayımıza katkıda bulanan değerli kalemler

Kapak konusu kapsamında Kasım Şu­lul, Mustafa Ağırman ve Muhammed Emin Yıldırım hocalarımızın yazıları­nı, dosya sorusuna verdikleri cevaplar ile Mustafa Fayda, Rıza Savaş, Adnan Demircan, Şefaettin Severcan, Şaban Öz ve Feyza Betül Köse hocalarımızın değerli yorumlarını bulacaksınız. Ay­rıca Rıza Savaş hocamızın “Taif” ile il­gili yazdığı müstakil bir çalışması da dergimizin bu sayısını zenginleştiren yazılar arasında yer almaktadır.

Bunların yanısıra dergimizin temel di­siplinlerinde ise her zaman olduğu gibi Levent Öztürk, Mehmet Apaydın, Mah­mut Kelpetin, Mahmut Karakış, Ali Ural hocalarımızın siyerin çeşitli alanlarını bizlere tanıtan yazılarıyla karşınızdayız.

Ayrıca dergimizin siyer alanındaki der­gicilik noktasında farklı bir ses ve bir mektep olma iddasının birer mevyeleri olan siyer sevdalısı genç kalemlerimi­zin zengin içerikli yazılarını da burada zikretmeden geçemiyeceğiz.

Geçmiş ve yaklaşmakta olan tüm bay­ramlarımızı tebrik eder, insanlığa ve âlem-i İslam’a barış ve huzur getirme­sini Rabbimizden niyaz ederiz.

Bir sonraki sayımızda buluşmak üzere…