Kutlu bir bahar günüydü. Güneş, parlak ışıklarını cömertçe Hun yurtlarına saçıyordu. Yurtlar, Don Nehri’nin berrak suları boyunca sıralanıyordu. Bir takım er de, nehrin yakınlarındaki bir tepeden atlarını dört nala sürüyordu. Yamacın zirvesinden inen bu erler, tam yamacın ortasına geldiklerinde oklarını salıyorlardı. Aşağıda bir ağaca, içi doldurulmuş on keçi postu asılmıştı. Erler oklarını bu hedeflere atıyordu. Keçi postları oklarla dolmuş, neredeyse başka bir okun saplanacağı bir yanı kalmamıştı. Son takım da oklarını hedeflere saldıktan sonra, ordubaş Urungu erlere bağırdı:
“Yeni tulumları asın!”.