登入選單
返回Google圖書搜尋
BALAMİR HAN
註釋Soğuk bir kış günü, karla kaplı bozkır olabildiğince uzanıyordu. Atlıların kaldırdığı karlar bir fırtınayı andırıyordu. Önlerine ne çıkarsa çıksın, vurup geçecek bir kasırga gibiydiler. Alan atları baştan aşağıya kadar kuyaglıydılar. Askerler de balık pullu kuyaglara bürünmüş, demirden ölümü im ediyorlardı. Bu kış ağır geçmişti. İnsanlar sayrılanmış, bir çok hayvan telef olmuştu. Yiyecek aşları da tükenmek üzereydi. Bu yüzden Alan kralı Köbes, ordubaşı Alban’ı bin eri ile karayana göndermişti. Yağmacıların başı Alban acımasız ve sert bir kişiydi. Ne zaman canını sıkan biri olsa pusatını kaldırıp kellesini almaktan hiç çekinmezdi. Uzun boylu, kumral, sert bakışlı, iri yarı olan bu adam erlere seslendi.